Canımmmm Ailemmmm

Canımmmm Ailemmmm
Hayatımın Aşkı..

30 Ocak 2013 Çarşamba

2 Yaş Dönemi

 Eeee öyle bir döneme girdik ki ufaklık, biraz sıkıntılıyız bugünlerde,
 Birincisi, şu an herşeyi ben yapıcam, kendim yapıcam modundasın. eee yap zaten, yapma diyen yok, ama mantık çerçevesinde dimi ama:))
 İkincisi oyuncaklarınla oynamak İSTEMİYOSUN, bilmiyorum belki sıkıldın ama sadece arabalarınla ilgileniyosun oda eh işte. Yollar aldık sana, hemde kaç çeşit, işte bi onlarla oynuyosun.
  Üçüncüsü, sürekli koltuk tepelerindesin, bir o koltuktan diğerine akşama kadar tepelerinde zıplıyosun, ee bazende küçük kazalar olmuyor değil tabi.
 Dördüncüsü, televizyon izlemek istiyosun sürekli, bıraksam akşama kadar izlersin. Zevklerin de çok değişti, pepeyi dört gözle bekliyosun ama pepe başladığında arabalarınla oynamaya başlıyosun, şu sıralar en çok izlediğin KELOĞLAN. Bide ilgiyle izlediğin Mickey Mouse. Çok tv izlemek istediğinde açıkçası biraz endişeniyordum, ama çevremden de gördümki bu bir dönem. Neyse dedim, inatlaşmayalım, bakalım ne zaman ondan da sıkılacaksın.
  Beşincisi, IPHONE. Yani çoğu insandan daha iyi kullandığını söylesem yalan olmaz, müthiş telefonla oynuyosun, ama en çok sevdiğin, YOU TUBE girip, GANGANM STYLE dinlemek. Bu arada inanılmaz geliyor biliyorum ama, kendin giriyosun ufaklık.

Şimdi bunları böyle sıralayınca bana bile tuhaf geldi ama bazen hepsi can sıkıcı boyutlarda olabiliyor. Evde ikimiz arasında, ufak çaplı tartışmalara sebep olabiliyor.

Alev bi önceki muayenehanede TAKINTILI olacağını söylemişti ama ben bu kadar beklemiyordum, kendim yapıcam, yada bizimde yapmamızı istediğin şeylerde bazen o kadar İNATÇI VE TAKINTILI davranıyosun ki evde ağlama krizleri hiç bitmiyor. Genelde sen ağlama krizindesin, ben böyle durumlarda duymamazlığa gelip dayanabildiğim kadar dayanyorum, sen sakinleştiğinde de benim cam kenarında ağlama krizim başlıyor bu sefer. ( Haa bide sana hissettirmemekte var tabi) Her seferinde diyorum, şöyle yapıyım böyle yapıyım, ama öyle BOŞ BOŞ konuşmayla olmuyormuş bu işler, bu krizleri bazen çok güzel atlatırken, işte bazende sinirler boşalmış, cam kenarında ağlamalarla bitebiliyor. ( İlerde bunu okuduğunda sakın şikayet diye düşünme, bu blog sana GERÇEK duygularıyla yazılıyor, ee annede belki de yazarak rahatlıyordur.)

Geçen gün gene bi 2 yaş krizinde babanı aradım, ağlayarak, oyuncak istemiyor, hiçbirşey istemiyor, hasta değil, ağrısı yok, sadece kucak istiyor ne yapmak lazım, bielemdim, hiçbişey yapmama izin vermiyor diye aradım, Bak bu saat oldu daha güne başlayamadım dedim. Adamcağız napsın, hemen internetten araştırmış, beni aradı "ara dönem işte hayatım, oyuncak istemez, akşama kadar bağırır çağırır, zıplar, atlar falan" dedi.  Akşama bi baktım, sana çok güzel 50 tane küp almış, ha bide bana çiçek.
Bide bi tane site bulmuş, bundan sonra oyuncak yapacakmış sana evde, çok beğenmiş, ben yaparım hepsini oğluma dedi.  Bakalım bizim el emeği göz nuru oyuncaklarımızı beğenecek misin??

Bu telefon bi ara başıma bela oldu, ne zaman elimde görsen istiyodun, ağlıyodun ama neyseki şu an daha kontrollüyüz. Bazen kontrolden çıktığımız olsa da, durum kontrolümde:))

Şimdi ufaklık, biliyorum bunlarda ne böyle, annem neleri düşünmüş, neleri dert etmiş diyeceksin ama bunlar dert değil bebeğim. Bunlar seninle yaşadığımız anıların birer parçası. Şu an seninle ilgili ne yaşıyorsam, şu an gündemimizde ne varsa hepsini paylaşmak istiyorum o kadar:))

27 Ocak 2013 Pazar

En Güzel Hediye

Bir anneye verilecek en güzel hediye bence UYKUDUR. Dün akşam babana dedim ki yarın sabah kendi kendime kalksam ne güzel olur ( yaklaşık 3 sene oldu, hamileliğimden beri kendi kendime kalkmadım) Tabiki dedi. Sabah biz oğlumla başbaşa vakit geçiririz sen uyu. Havalara uçtum anlatamam sevincimi. Sabah gözümü bi açtım sen bana "anne" diyosun, baban hemen dedi ki; anneyi uyandırmayalım oğlum, gel biz yukarı çıkalım. Sana bi sarılıp öptüm ve ben güüppp uykuya devam:))
Sonra bir bağrış çağrışa şöyle bi gözümü açtım, baktım didişiyosunuz olsun dedim, gene güüpp uykuya:))
Sonra acayip bi gürültüye uyandım, bi baktım elektrik süpürgesini çalıştırmışsınız , amannn dedim evimin erkekleri temizlik yapıyor, hoooppp gene uykuya:))
Veeee biraz zaman sonra 3 sene sonra ilk kez, kendi kendime uyandım, saate bi baktım 10.30. inanamadım:))
yukarı bi çıktım, herkes kahvaltısını yapmış, ortalık toplanmış ve hatta ve hatta meyve sıkma makinesi bile yıkanıp yerine koymuş. Nasıl keyiflendim, nasıl mutlu oldum. Hemen kendi kahvaltımı hazırlayıp, bende keyifli bir pazar kahvaltısı yaptım. Sonra saat 12.30 olduğunda bu sefer siz yatmaya gittiniz. Tam 3.5 saat uyudunuz, bende resmen yayıldım evin içinde..

Veee bana göre geçirdiğim en güzel pazarların başında geldi bugün. Heleki kendi kendine uyanma hediyesi, beni altınlara boğsanız bile bu kadar mutlu etmezdi ufaklık.

Sizi seviyorum evimin erkekleri, bu harika pazar için TEŞEKKÜR EDERİM...

25 Ocak 2013 Cuma

Efe 2. Yaş Günü

Anne karnındayken arkadaş olduğun bi diğer arkadaşında Efe, ufaklık. Efe'nin de geçen gün doğum günü partisine gittik. Senin çok hoşuna gitti, ordaki diğer çocuklarla oynadın, çok eğlendin, Efe'de arkadaşlarına hediyeler dağıttı. 2 tane küçük kedi geldi sana. Çok çok sevdin onları, bugün bile elimizde hala oynuyosun:)) Yanlız anne bi gece önce evdeki merdivenlerden düştüğü için, öyle fotoğraf makinesi falan almak hiç aklına gelmemiş. Yani kısacası hiç fotomuz yok. 

Efe'ye bir ömür boyu mutluluk, sağlık, huzur diliyoruz:))

Rüzgar 2.Yaş Günü

Daha anne karnındayken arkadaş olduğun Rüzgar'ın 2. yaş gününe gittik, orada başka çocuklarda vardı sen çok eğlendin. Sadece palyaço vardı ondan korktuğun için biraz huzursuz oldun ama sana çikolata verince hemen ısınıverdin. Çok güzel bir doğum günü partisi oldu canım. Rüzgar tüm arkadaşlarına hediyeler verdi, sana bir tane motorsiklet geldi, ayy nasıl sevindin, bugün bile getirip getirip gösteriyosun.





















Rüzgar'a daha nice mutlu yaşlar diliyoruz bebeğim:))

Biz fenerbahçeliyiz....




Biri Maden Suyuma Ne Atmış Acaba??

Ben senin önüne makarna koydum kendin ye diye, o arada bi 5 dk aşağıya indim. Geldimki, makarna bitmiş, Aferin oğluma dedim, ne güzel yemişsin, baya bi tebrik ettim,öptüm falan. Yemeğin bitti, hepsini yediğin için aferin al sana Kinder dedim bide. Tam masayı topluycam bi baktımki demirin yemeği benim maden suyumda:)))

Doktor Demir:))



Çıkarmam!!!!!!



Bizde Herkes Kendi Aldığını Taşır


Babam Yaparda Ben Yapmam mı???



Ya bu nasıl bir baba aşkı yaaaa, gerçekten kıskanıyorum haberin olsun. Allah'ım ayırmasın sizi, babam ne yaparsa bende yapıcam diyosun ya akıllı bıdık seni:))

Anne Gezmede:))


2 hafta önce annen kız arkadaşlarıyla gece dışarı çıktı ufaklık, ama nasıl iyi geldi, nasıl yenilendim, nasıl deşarj oldum anlatamam. Bu kaçamaklar beni kendime getiriyor:)) Hem anne olup, hemde kendi hayatımı yaşamak bana ayrıca bi güven duygusu veriyor.

24 saatimizi beraber geçirdiğimizi düşünürsek ben bunu fazlasıyla hakediyorum bu arada:))

Başarr:))







Bak işte bu hayatta bi babanı bide Başarı paylaşamıyosun, Başar senin en iyi arkadaşın, önceliklede ABİN. Seninle o kadar güzel ilgileniyoki anlatamam ufaklık, eğer bir yere gittiğimizde Başar varsa, tamam artık sen başka kimseye bakmazsın, kimseyle ilgilenmezsin varsa yoksa Başar. Tabi ben bu durumdan çok memnunum:))

Ayakta bile uyurum

Yavrum benim, hastalıktan ne hale geldin:((( Resmen ayakta uyuyosun...

Babamı Paylaşamam!!!

Dedimya kitap okuma saatleriniz çok özel diye, Doğa'ya nasıl bakıyosun bi bak bakalım ufaklık:))

""BABA BİR MASAL ANLAT BANA""




Bu hayatta herhalde en keyif aldığın şey, babanla kitap okuma saatiniz. O kadar başbaşa olmak istiyorsunuz ki beni bile asla ortak etmiyosunuz bu keyfinize:) Sizi çok seviyorum evimin erkekleri:)

Öyle Dağıtırsan Böyle Dağılırsın:))


Lütfen şu salonun haline bak!!!! tabiki bu hale gelirsin....