Canımmmm Ailemmmm

Canımmmm Ailemmmm
Hayatımın Aşkı..

1 Nisan 2012 Pazar

"SEVGİYLE DİSİPLİN"

Cumartesi günü Gymboree' de "Sevgiyle Disiplin" seminerine katıldım. Artık bebek olmaktan çıkıp, çocukluğa girdiğin tamda bu günlerde açıkçası çok ihtiyacım vardı. Artık bir bebek olmadığın, kendini kanıtlamaya çalıştığın ve en önemlisi DEDİĞİNİ YAPTIRMAYA VE İNATLAŞMAYA başladığın için çokta İHTİYACIM vardı.
4 kadın katıldık Canan ve 2 Başak toplanıp gittik. Hatta onun öncesinde, kahve bile içip sohbet ettik. Meme diye bunalttığın bugünlerde ilaç gibi geldi bana.
Semineri Atölye Tempo dan Sema Yüce verdi.
İlk olarak mutlaka almamız gereken, her annenin, babanın ihtiyaç duyduğunda yol göstereceğine inandığı 3 tane kitap ismi söyledi. Bunlar,
1- LEYLA NAVARO--- Beni Gerçekten Duyuyor musunuz?

2-Profil yayınları E.A.E (ETKİLİ AİLE EĞİTİMİ)
E.A.E ( UYGULAMALAR)

3-Sistem Yayıncılık---Çocuklar için 5 sevgi dili..

Kitapları yukarıda verdiği sırada okumamızı önerdi. Leyla Navaro'yu en önce MUTLAKA hemen okumamız gerektiğini söyledi.
Bu arada seminere başlamadan önce dediki benim seminerlerim aslında belli sırada gidiyor. ( Ben daha öncekilere katılmamaıştım) Bu seminerinde ve verdiği diğer seminerlerinde en önemli noktasının "İLETİŞİM" olduğunu vurguladı. Eğer etkili iletişim kuramıyorsanız hiçbir konuda başarı elde edemezsiniz dedi. İşte bu noktada bu kitabı mutlaka okumamızı önerdi.

Öncelikle sevginin ne kadar büyük bir değer olduğundan bahsetti. Öyleki DAYAK atan bir ebeveyn bile İLGİSİZ ebeveynden DAHA İYİDİR dedi. Çünkü dayak atarken na temas edersiniz dedi.

Çocuklarımızı elbetteki her anne-baba gibi çok seviyoruzdur ama bunu onlara mutlaka belli edelim dedi. Daha önce çalıştığı bir anaokulundan şöyle bir örnek verdi. Belkide seminerden bana kalan tek şey diyebilirim resmen aklıma, beynime, ruhuma işledi.
4-5 yaş arası çocuklara sormuşlar ANNENİZ, BABANIZ SİZİ NEDEN SEVİYOR.

---BİLMİYORUM demiş biri.
---Yemek yediğim, sütümü içtiğim,vs demiş biri
---OĞLU OLDUĞUM İÇİN ( ki beni etkileyen)
---MUTLU OLDUĞUM İÇİN ( tek kelimeyle bu cevap beni resmen cezbetti)

İşte bu örnekte kara verdimki benim oğlum OĞLU OLDUĞUM İÇİN diyecek....( İnşallah bunun için çok uğraşıcam anneciğim)

Çocuğunuzu yaptığı şeylerden dolayı mutlaka tebrik edin AFERİN deyin dedi. Ama şunu unutmayınki mutlaka NEDENİNİ söylerek.
Şimdi bu konuyu Alev'lede uzun uzun konuşmuştuk, asla gereksiz AFERİN deme demişti bana. mesela yemeğini yediği için AFERİN deme o zaten bunun görevi, yemeğini yedikten sonra "Anneciğim, beni üzmeden yemeğini yediğin için TEŞEKKÜR EDERİM" de demişti. Yani Aferin ile Teşekkür ederim doğru yerde kullanılmalı!!!

Kızdığınız yada üzüldüğünüz birşeyide mutlaka açıklamanız gerekir. Neden üzüldünüz, neden kızdınız...emin olun o sizi dinliyordur.

Çok önemlidirki siz ona kızsanız bile o sizin onu koşulsuz sevdiğinizi BİLMELİDİR. Yani çocuğunuzu yemek yediği günler severken, yemediği günlerde de sevin. Bunu ona mutlaka gösterin. Yoksa çocuk sevilmediğini zanneder.

SEVGİNİN 5 DİLİ VARDIR
1-Sözel Mesaj
2-Hediye Almak
3-Dokunmak
4-Hizmet Etmek
5-Kaliteli ebevenylik

Çocuğunuzun hangi sevgi dilinden anladığını bulmak ve ona o şekilde sevildiğini hissettirmeniz gerekir dedi. Mesela sözel mesaj yerine dokunmayla sevildiğini anlayan bir çocuğa 24 saat SENİ SEVİYORUM deyin sevildiğini anlamaz dedi. Ama o çocuğa sarılın işte o zaman sevildiğini anlar dedi.

Ebeveynin mutlak görevi İLGİLİ OLMAKTIR. Asla çocuğunuza karşı ilgisiz olmamalısınız. Onunla paylaştığınız zamanın KALİTELİ olmasına özen göstermelisiniz. Çocuklarla kaliteli zaman geçirmenin en büyük şekli onlarla OYUN OYNAMAKTIR. Ama tamamen ona konsantre olmalısınız. Onunla vakit geçiriken, oıyun oynarken başka bişey düşünmemelisiniz dedi. Mesela, kocanız sizinle beraberken sürekli saatine baksa, telefonu çalsa, tv seyretse nasıl sinir olursunuz. Çocuklarda öyledir, sizin beyninizin orada olmadığını hemen anlarlar dedi.

Çocuğunuzun zihinsel ve ruhen büyümesi için SEVGİYE ihtiyacı vardır. Yapılan bir deneye göre doğumdan sonra annelerinden alınıp tüm ihtiyaçları eksiksiz karşılanmış denekler kısa süre sonra ÖLMÜŞ. Neden Çünkü önemli olan bedensel ihtiyaç değil, ruhsal ihtiyacı önce karşılamaktır.

Çocuğunuza mutlaka disiplin vermelisiniz. DİSİPLİN=SINIR KOYMA Kuralları nasıl koyduğunuz çok önemlidir. DIŞ KONTROLLÜ (korku-tehdit), İÇ KONTROLLÜ ( özgür irade).
Amacımız iç kotrollü bir disiplin düzeni oturtmak olmalıdır.

Mesela her akşam çocuğa hadi hadi hadi OYUNCAKLARI TOPLA demek yerine, o bu eyleme alışana kadar onun oyuncaklarını tolamasının ONUN BİR GÖREVİ OLDUĞUNU ben diliyle anlatmanız gerekir. Bununla beraber o oyuncakları beraber toplayarak eylemi daha etkili bir hale getirebilirsiniz. Yani bu nedemek oluyor, ÇOCUKLARIMIZ ADINA HİÇBİRŞEYİ HALLETMEMELİYİZ. Bugün onlara kıyamadığımız, onların yerine yaptığımız şeyler kısa vadede çocuk için iyi görünsede UZUN VADEDE her iki taraf içinde oldukça sorun çıkaracaktır.
Ebeveyn olarak AŞIRI YÜKLENME KIZGINLIK, KIZGINLIK YORGUNLUK YARATIR.

Sema hanım onların yerine sorumluluk almamızı "ruhlarını hadım etmekle" aynı değerde gördüğünü söyledi ve buna sonuna kadar katılıyorum. ( Artık oyuncakları beraber sen yatağa gitmeden hemen önce toplamaya başladık ufaklık, belki ilk etapta sen bana eşlik edip toplamama SADECE bakıyosun ama bu eylem ilerde tam tersine dönüşecek biliyorum:)))

Seminerdeki bir ananne torununun yeme problemi olduğundan bahsetti. Sema hanım çocukların yeme problemi yoktur, ebeveynlerin yedirme problemi vardır dedi. Canan Teyzen yemeyen çocukların annelerine bir kitap önerdi Carlos Gonzales ÇOCUĞUM YEMEK YEMİYOR. Ben kitabı okumadım ama Canan teyzen bana özetle bir kaç ipucu verdi ve o günden bu yana MAŞALLAH yeme problemi yaşamıyoruz ufaklık. Çünkü ben kendimi değiştirdim.... Sema Hanım ayrıca "Çocuğun çok yemek yemesi değil, KALİTELİ yemek yemesi önemlidir" dedi.

Bu arada bir sorun karşısında eğer çocuğumuza hep aynı şekilde yaklaşıp, davranışını değiştirmesini bekliyorsak lütfen kendi davranışımıza bakalım. Çok güzel bir söz söyledi, "HEP AYNI ŞEYLERİ YAPIP, FARKLI ŞEYLER BEKLEMEK DELİLİĞİN TAM KENDİSİDİR"

Yemek konusunda ufak bir ipucu Çocuğunuz asla yanlız yedirmeyin, hep sofraya oturmasını sağlayın. Savaş yaşayan ülkelerde bile savaş korkusu yanlızca sofralarda atılırmış...

Çocuklarımıza davranış şekillerimiz vardır. M1-M2-M3
M1: EBEVEYN--------------------------ÇÖZÜM ÇOCUK

M2: EBEVEYN ÇÖZÜM------------------------ÇOCUK

M3:EBEVEYN--------ORATK ÇÖZÜM------ÇOCUK


ÖZETLE:

M1: Ebeveny kendi isteklerini çocuğa kabul ettirrek çözüme ulaşır. Yani önemli olan ebeveny ihtiyacıdır. Bu tamamen otoriter bir sistemdir. Çok önemli olan ihtiyaçlarınızda kullanılması gerekir, her konuda değil.
Aslında çocuğunuza olumsuz davranış olmadan önce açıklama yaparak durumu kurtarabilirsiniz. Şimdi bu durumun çocuk üzerinde yaptığı olumsuz davranışlarıda olay bittikten sonra çocuğunuza bunu neden yaptığınızı açıklayarak OLUMLU hale çevirebilirsiniz.
Bir örnek vermek gerekirse, mesela o gün çok sinirlendiniz ve çocuğunuza yapması gereken bir şeyi sert bir şeklide ifade ederek yaptırdınız. Aradan biraz zaman geçtikten sonra, BEN BUGÜN ÇOK KIZGINIM VE BİLİYORUM SENİ BİRAZ ÜZDÜM AMA BU NEDENLE BU ŞEKİLDE DAVRANDIM diyerek neden yaptığınızı açıklarsanız. Öncelikle olumsuz etkilediğiniz çocuğunuzu DAHA SONRA OLUMLU hale getirebilirsiniz. SEVGİ DİLİ İŞTE BU NOKTADA ÇOK ÖNEMLİ...

M2:Çocuğun ihtiyaçlarının karşılandığı method. Çocuk bir şeklide istediği herşeyi ebevenye yeptırıyordur. Bu methodu uygulayan anne-baba ÇOK KÖTÜ BİRŞEY YAPTIĞININ HEMEN FARKINA VARMALIDIR. Bu çocuk ilerde, sorunlu, sınır tanımaz, geçimsiz, paylaşma duygusu eksik olur ve toplumdan dışlanmaya kadar gider. Çocuğunuz asla size istemediğiniz yada onaylamadığınız bir davranışı AĞLAYARAK yada tehdit ederek YAPTIRAMAMALIDIR. Burada da Sevgi+Sabır+Hoşgörü+İrade ortak işbirliği yapmalıdır.

M3: Ki en iyi method çocukla beraber ortak bir noktada buluşabilme. mutlu, huzurlu, kendine güvenen, ne istediğni bilen bir çocuk.

Ufaklık, bizdeki en genel sorun babanın sana HAYIR diyememesi. Sen ağladığın an sana kıyamadığı için ne istiyosan yapmasıydı. Ama bu semineri anlattım, okuduklarımdan bahsettim. Şimdilik söz verdi bakalım, senin iyiliğin için ne gerekiyorsa onu yapıcak ve benimle İŞBİRLİĞİ yapıcak. Çünkü senin HERŞEYDEN önce mutlu, özgüvenli, paylaşımcı, huzurlu bir çocuk olmanı istiyorum.

Çocuğunuzla yaşadığınız bir sorunda şu şekilde ilerlemeye çalışın:

1-Sorunun tanımı
2-Çözüm Önerileri Üretme ( Birkaç tane olmalı çünkü biri başarısız olduğunda, başa dönüp diğer denenmeli)
3-Çözüm önerilerini değerlendirme
4-1 veya 2 sinde karar ********** ( ÇOK ÖNEMLİ)
5-uygulama
6-DEĞERLENDİRME

Eğer belirlediğiniz çözüm sizi sonuca götürmediyse başa dönüp, başka bir çözüm bulmanız gerekiyor.

Daha ileriki yaşlarda ençok kullanıp fayda alabşileceğiniz bir sistem de,

DAVRANIŞ DEĞİŞTİRME TABLOSU

Örneğin süt içmeyen birçocuğa 21 günlük bir tablo yapılır ve içtiği her güne bir gülen surat konulur. Ve 21 günlük süre sonundai,3-6-9-12-15 günlük dereceler verilir ve herbiribe bir ödül konur. 21 gün sonunda kaç gün içtiyse o günün ödülü verilir. Daha sonra ödül bilgileri silinir ve 21 gün sadece gülen surat için içmesi sağlanır ( ÖDÜLSÜZ)



İşte böyle ufaklık, belki atladığım bazı noktalar vardır, onlarıda tamamlarım sonra. eee nede olsa bundan sonra tüm seminerlere katılacak anne senin için.

Hiç yorum yok: